1 Mayıs

1 Mayıs

Bütün dünyada 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü olarak kutlandı. İşçi, ekonomide halkanın en önemli parçası olmasına rağmen en çok mağdur edilenidir. İşçiler, her yıl dayanışma ile mücadele vermek zorundalar. 1 Mayıs mücadelenin adı olmuş durumda; bu kabul ne zamana kadar bu şekilde devam edecek? Serbest piyasa ekonomisi birilerinin emeğini sömürme anlamına geldiği için bu sistem devam ettiği sürece mücadele devam edecek.

İşçiler çile içinde; dünyanın her yanında asgari geçimlerini temin etmeğe çalışıyorlar. Çoluk çocuklarına bakabilsinler, kiralarını ödeyebilsinler, hayatlarını idame ettirebilsinler diye mücadele ediyorlar. Mevcut serbest piyasa ekonomisi tarafından işçiler, hak paylaşımında en geridedirler. Oysa işçi bu halkanın en önemli parçasıdır. 

Bayram kabul edilen bu günde hala geniş güvenlik önlemleri alınıyorsa burada bir terslik vardır. Bayram herkes için bayram olmalıdır. 1 Mayıs’ta hala yollar kapatılıyor, geniş güvenlik önlemleri alınıyorsa, burada farklı durumlar vardır. Birinin bayramı, diğerinin yas günü olmamalıdır. Hele hele 124. kez kutlanan 1 Mayıs’ta ana gündem işçilerin talebi hala asgari ücret olmamalıdır. Asgari ücret hala konuşuluyorsa, bu olsa olsa, seçim dönemlerinde çalışanları manipüle etmek ve oylarını almak üzere bir pazarlık konusu olarak elde tutulan bir argüman demektir.

Peki, bu hep böyle mi devam edecek, serbest piyasa ekonomisi koşullarında eylem yapmak zorunda mı kalacaklar?

İşçiler neden her sene bir hak mücadelesine girsinler, neden bir ayrılık ortaya çıksın, neden birlik, beraberlik olmasın.

İşte bütün bu sorunlar Prof. Dr. Haydar Baş hocamıza ait olan Milli Ekonomi Modeli ve Sosyal Devlet Milli Devlet projeleriyle (MEM) çözülmüş olacak. Yapılması gereken, emek ve dayanışma bu modelin uygulanmasını temin etmeye yönelik olmalıdır. MEM’in uygulanmasıyla beraber işçilerimiz hak etmiş oldukları en güzel günleri, en güzel yaşam koşullarına kavuşmuş olacaklar. Emeklerinin karşılığını hakkaniyetle alacaklar. Sadece işçiler değil, onların aileleri alacaklar, hanımlar çalışmıyorsa ev hanımı maaşı alacak, emekliler insanca geçimini sağlayabileceği ücret alacak, çocuklar alacak, engelliler alacak, kısacası her Türk vatandaşı devletten maaş alacak. Geçim dert olmaktan çıkacak, insanlar doğuştan getirdiği haklarını doya doya yaşayacaklar. 

Hedef işçi ve işverenin karşılıklı katma değer üretmesi, paydaş olmalarıdır. Bu da ancak MEM'i parti programı haline getiren BTP'nin iktidarında mümkün olacaktır.