Araç: IŞİD Amaç: Arz’u Mevud

Yahudiler, ABD güdümlü olarak Arz’u Mevud projesini tamamlamaya çalışıyor.

Birinci kademede Kudüs ve çevresinde, ikinci kademede Nil'den Fırat'a kadar Ortadoğu’da; üçüncü kademede bütün dünyada hâkimiyet kurma idealleri olan Yahudiler sürekli taktik değiştiriyorlar.

Şark projesi ardından Büyük Ortadoğu Projesi ardından Arap baharı manevrasını gerçekleştirdiler. Her defasında bir engelle karşılaştıklarında yeni bir tarz geliştiriyorlar.

Bu yaklaşım Yahudilerin hedeflerine ne kadar kilitlendiklerini de göstermektedir. İşte gelinen son noktada İslam âleminde Şii- Alevi - Sünni çatışmasını çıkartmak üzere adım atıyorlar. IŞİD sahneye sürülen son kumpasın adıdır.

Dikkat edilmesi gereken konu, IŞİD yapılanmasının kadrosunun, misyonunun, felsefesinin yıllardan beri batı tarafından finanse edilerek hazırlanmış olduğudur.

...

Bu konuyu kısaca gözden geçirelim.

...

Wikileaks belgelerini kamuoyuna sızdıran Edward Snowden, IŞİD'i kuran iradenin ABD, İngiltere ve İsrail istihbaratları olduğunu açıklamıştır.

Öyle ya, neredeyse her fotoğraf karesinde elinde kestiği Müslüman kafaları ile poz veren IŞİD, bir kere olsun Yahudilere dönük ne eylem ne de söylemde bulunmuştur.

...

Amerika’nın IŞİD’ın eylemleri karşısında IŞİD’a dönük sınırlı operasyon düzenlemesinin sebebi, IŞİD’in Müslüman dışı unsurlara saldırması oldu. Veya başka bir yaklaşımla Yezidilerin Türkiye'ye getirilmeleri için saldırıya maruz kalmaları gerekiyordu.

...

IŞİD için Alevi veya Sünni farkı yoktur. Başlangıçta Şia dünyasına karşı yoğun saldırı ve tehditlerin maksadı hem bir mezhep çatışmasını körüklemek hem fanatik Sünnilerden taraf bulmak içindir. Taraf bulunca, hem insan kaynaklarına ulaşmış olacak, hem de kendini gizlemiş olacaktır.

...

Dünyanın paniklediği şu dönemde en isabetli analiz yapanlardan ve çözüm üretenlerden bir tanesi Hizbullah lideri Hasan Nasrallah olmuştur. Nasrallah’ın dediği gibi tekfiri düşüncenin takipçilerinin olduğu her yer IŞİD için bir zemin olmaktadır. Kendini Sünni diye pazarlayan yıllardan beri batı tarafından yönlendirilen radikal İslam, bu zeminde hayat bulan IŞİD’in insan kaynağıdır.

Adalet bakanı Bozdağ, sırf Esad rejimini desteklediğini açıkladığı için Hizbullah'a "isminiz Hizbuşşeytan olmalı" demişti. Sonuçta, AKP hükümetinin de destek verdiği Esad muhalifi IŞİD, destekçilerinin başına bela oldu. IŞİD’ın hem

Müslümanları öldürmek hem de gayrimüslimler nezdinde Müslümanı cani olarak gösterecek şekilde konuşlandırıldı.

Kaderin garip tecellisine bakın ki, bugün IŞİD canavarından dünyayı kurtarmaya çabalayan Hizbullah, Rusya’yı bölgeye davet ederse dünyayı büyük bir çatışmadan kurtarmaya adaydır.

Bu süreç kimin şeytan kimin melek olduğunun da göstergesidir.

...

Ehli Beyt’in yaşadığı İslam’ı görmezden gelip, radikal- tekfirci İslam, ılımlı İslam gibi İslam dışı akımların İslam âlemi için bir bubi tuzağı olduğu artık net olarak görülmüştür.

O halde bugün Ehl-i Beyti anlamak ve yaşamak bütün Müslümanlar için önemlidir ve hayatidir.

Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın Ehl-i Beyt serisinde ilk kaleme aldığı eseri İmam Ali kitabıydı. Bu kitabın ilk baskısını gören Rus siyaset ve bilim insanı Prof. Dr. Victor Minin Prof. Dr. Haydar Baş Bey Milli Ekonomi Modeli ile bütün dünyayı ekonomik olarak refaha kavuşturacak; bu kitapla da İslam âleminde birlik oluşturacak, ümmet içindeki kavgaların önüne geçecek demişti.

...

Gelişen olaylar Haydar Baş beyin açtığı çığırların ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Sosyal olarak, siyasal olarak, ekonomik olarak, kültürel olarak sayın Baş’ı dünya izliyor ve takip ediyor; Türk insanı da artık Haydar Baş beye sahip çıkmalıdır.

...

Aksi halde yarın geç olabilir.