Haydar Baş Hocamızın vuslatının 1. yılı hatırası

O, 1947 yılında dünyaya hoşluk ve sefa ile teşrif eden idi.

O, olduğu mekânı şereflendirir, ortamdakilere huzur ve rahatlık bahşeden idi. 

O, Hz. İnsan idi. 

O, bilim insanı, mütefekkir, lider, arkadaş, dost, yoldaş idi.

O, hem anamız hem babamız idi.

O, vefa demekti; ezilmişlere umut, dostlara sevinç, art niyetlilere korku demek idi.

O, Türk-İslam görüşünün temel direği ve yılmaz bekçisi idi. 

O, Ehl-i Beyt yolunu dava edinmiş bir er kişi idi.

O, ilim şehrinin kapısı olan İmam Ali'nin sevdalısı idi.

O, toplumun dengelerini Milli Ekonomi Modeli ile eksenine yerleştiren kurtarıcımız idi.

O, devlet ve milleti hoşnut edecek Sosyal Devlet Milli Devlet projesinin sahibi idi.

O, bir eğitimciydi; her hali, her işareti, her ifadesi her hareketi eğitim idi.

O'nun sevmesi de, celali de bir başka güzel idi. 

O, bizi bizden daha çok düşünür idi.

O, anne karnındaki bebekten, en yaşlımıza kadar insanımızın hamisi idi. 

O'nun bakışları mâverâya uzanır idi.

O basiret ehliydi; feraset ehli idi.

O dostu da bilirdi, düşmanı da bilir idi.

O'nun çözümleri hem aklı hem kalbi tatmin eder idi. 

O yürürken heybeti ile dünya hazır ola geçer idi.

O konuştuğu zaman, sular gibi çağlar idi.

O sustuğu zaman, sessizliğin sesi bizi ötelere götürür idi.

O'nun sevdası, milleti ve devleti idi.

O'nun hedefi, birlikti beraberlik idi.

O'nun gayesi, fakirliğin suç olması idi.

O'nun duası, Türk milletinin derin uykusundan uyanması idi.

O'nun evladı, yolundan giden idi.

O'nun her anı, Allah'ı zikir idi.

O'nun olduğu yerde, esas olan Allah'a kulluk idi.

O Hünkâr Hacı Bektâş-ı Veli aşığı idi.

O'nun yolu, Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün yolu idi.

O'nun ideali, "Ne AB, ne ABD, Bağımsız Türkiye" idi.

O'nun görmek istediği, insanımızın bir Türk delikanlısı ve bir Türk hanımefendisi olarak yetişmesi idi.

O, 14.Nisan.2020'de insanlığa derin bir acı tattıran idi.

O, her bir eserini insanlığa emanet olarak bırakan idi.

O, emanete sahip çıkan herkesi Haydar Baş kabul eder idi. 

O, eserleri ile kıyamete kadar yaşayacaktır. 

O şehadetiyle diridir, aramızda, yüreğimizde kalacaktır.

O, Hakk'a gidişiyle vuslatta, bizim hayalimiz ise O'nunla olmaktır.