“Tek Yürek” kampanyası

“Tek Yürek” kampanyası

Bu makaleyi kaleme alırken televizyon kanallarında ortak yayın olarak, AFAD ve Kızılay’a yardım için “Tek Yürek” kampanyası vardı. Az veya çok rakamını kullanmak istemiyorum, milyonlarca kişinin katılımı ile vatandaşlarımız yardım için adeta yarıştılar.

Yardım kampanyasına kim katıldı, 7’den 70’e herkes katıldı. Yardım adeta yağmur oldu ve yağdı. Toplanan yardım miktarı saatler içerisinde 100 milyar TL’yi geçti. 

Biz Türk Milletiyiz. Devlet olmak, millet olmak büyük bir servet. O halde devlet mekanizmasını korumak, millet kimliğini muhafaza etmek zorundayız. Devlet kurumları ile vardır. Millet ise tek tek her vatandaşın sahip olduğu kültür, kimlik, gelenek ve görenekleri ile vardır. 

AFAD’ın görev tanımında ülke düzeyinde uygulanacak afet ve acil duruma müdahale, risk yönetimi ve zarar azaltma planlarını yapmak veya yaptırmak vardır. Önceden görmek, tedbir almak ve olay anında müdahale etmektir. Burada strateji var, taktik var, eylem var. 

Kızılay’a gelince, yaralıları tedavi eder ve operasyon bölgesinden intikallere yardımcı olur. Tedavi ve bakım dönemindeki yatacak yer, giyecek, yiyecek temini, sağlık hizmeti Kızılay tarafından temin edilir. 

Kahramanmaraş merkezli depremde bu kurumlar oldukça başarılı çalışmalar yapmıştır. Ancak en büyük eleştiri organizasyondaki aksaklıklarla ilgili. Yaşananlardan ders almak gerekmektedir. Bunun da yolu inceleme, araştırma ve sonuç çıkarma ile mümkündür. Bu çalışmaları yapmak üzere özel temalı üniversiteler kurulmalıdır.

1999 yılında Marmara Gölcük depremi sonrasında deprem yaralarını sarmak ve depremin zararlarını azaltmaya yönelik yardımlar için 2000 yılından beri özel iletişim vergisi tahsil ediliyor. 2000 ila 2022 yılları arasında tahsil edilen deprem vergisi miktarı 87 milyar 998,6 milyon TL. Ortalama dolar kuru ile hesap yapıldığında bugünkü parasal değeri 720 milyar 219 milyon TL ye denk geliyor.

Görüldüğü gibi bizim ülke olarak para ihtiyacımız yok. Bizim en büyük zenginliğimiz milletimizdir, milletimizin vicdanıdır, paylaşım ruhudur. 

Bizim insanımız inandığı zaman canını vermek dahil olmak üzere veremeyeceği hiçbir şey yoktur.

Ancak burada önemli olan bu paraların hedefine ulaşmasıdır. Özellikle tek yürek kampanyası ülkemiz ruhunun dışa yansıması olmuştur. Deprem vergisinin hedefe ulaşmadığını çok iyi biliyoruz. Nitekim dönemin Bakanı Mehmet Şimşek'e deprem paraları ne oldu diye sorulduğunda “duble yollara gidiyor, demiryollarına, havayollarına, çiftçimize, eğitime gidiyor" dediğini biliyoruz. 

Bir kere bu paralar belli bir maksat için tahsil edilmektedir. Gayesinin dışında kullanılması son derece yanlıştır. Birincisi milletin inancı ile oynanmakta diğer taraftan o paranın bir lirasına kadar ihtiyaç duyulan saha boş kalmaktadır.

Evet deprem ile canımız yandı.

Ülkemizin vicdanı sızladı.

Tesellimiz bu halin birliğimize, beraberliğimize, dirliğimize katkı sağlamış olmasıdır.

Yapılması gereken harcamalar son derece şeffaf olmalı ve hesabı verilebilir olmalıdır.

Toplanan paralar son derece planlı olarak harcanmalıdır. 

Yapılan yardımlar siyaset üstü olmalı, veren eller değil sadece alan eller esas alınmalıdır.

Depremzedelere hakkaniyet içinde mağdur edilmeden yardımcı olunmalıdır.

Deprem bölgelerinin yeniden imarı ve ihyası için projeler bilim insanlarının danışmanlığı ile yapılmalıdır.

Bu kampanyada toplanan paralar mutlaka hedefe ulaşmalıdır. Başarı yeni başarılar için kapı açacaktır. Toplanan paralarla bütün deprem bölgesi yeni baştan imar edilebilir. Vatandaşın güveninin sarsılmaması için paranın verimli kullanılması için mutlaka siyaset üstü bir denetim kurumu tarafından denetlenmelidir.