Yanlış pusula ile doğru yol bulunmaz

Yanlış pusula ile doğru yol bulunmaz

Prof. Dr. Haydar Baş hocamız, zamlar yağmur gibi yağacak şeklinde ikazda bulunmuştu.  Açıklamasında hükümetin kaynağının olmadığını; zam üstüne zam, vergi üstüne vergi, ceza üstüne ceza vuracaklarını söylemişti. Bugün yaşananlar bunlardan farklı değildir. Bakın gün geçmesin ki bir zam haberi almayalım. Vergi ve cezada artırım olmasın. 

Bunlar algı uzmanı. El çabukluğu ile bir mazeret ortaya koyuyorlar. Farklı bir noktaya dikkat çekiyorlar. Dikkatli olmak gerek. Bakın konunun matematiğini rakamlarla konuşalım. Enflasyon ne imiş ne olmuş. Paramızın alım gücü ne durumda, döviz kurları nereden nereye gidiyor bir bakalım. Türk lirasının diğer dünya paraları karşısındaki durumu nedir? Bunlara bakalım. 

Gidişat hiç de iç açıcı değil. Bu konuda örnekler verelim. 

Dünya devletlerinin paraları karşısında en fazla değer kaybeden TL oldu. 1 yılda %20, son 1 ayda ise %13 değer kaybetti. Merkez bankasının para politikası yok. Esas görevi fiyatta istikrar sağlamak olan Merkez bankası, bunun yerine siyasi iradenin uydusu görünümünde. 

Bir milletin itibarı asgari, ücretle çalışanların kazançları ile ölçülür. Asgari ücret alanlar ağustos ayında gelir vergisi dilimine girdi. Hem asgari ücret olarak 2825 TL'yi reva göreceksiniz.  Hem de şu veya bu adla asgari ücrete vergi salacaksınız pes doğrusu. 

Gübre bir yıl içinde 3 bin TL’den 7.800 TL’ye yükseldi, mahsuller ise ortalama %20 arttı. Her çiftçi borçludur ve sallanıyor. Seneye durum bundan daha iyi olmayacak.

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) il kongrelerine katılmak için yurt gezilerimiz devam ediyor. Bu vesile ile Anadolu insanı ile daha yakından sohbet etme, yaşadıklarını yerinde görme fırsatımız oluyor. Anadolu'da tarım hala geçer akçe. Ancak konuştuğumuz çiftçiler adeta kan ağlıyorlar. Sanki fikir birliği yapmışlar gibi bakın ne diyorlar! Artık ekip biçmeyeceğiz diyorlar. 

Dünyanın hangi ülkesinde çalışıp da batan bir üretici, sanayici, tüccar gösterebilirsiniz. Görülen o ki, çalışıp da batan tek ülke bizim ülkemiz. Neden mi? Çünkü maliyetler yükseldikçe yükseliyor ama buna paralel mahsul para etmiyor. Elde edilen para masrafları karşılamıyor. Çiftçi hayvancılığı bırakmış tarım yapmayı da pek düşünmüyor. Devletin silolarında bir avuç buğday kalmadığı ifade ediliyor. Çalışana, üretene üvey evlat muamelesi yapıldığı ifade ediliyor. Stratejik öneme sahip tarım ürünleri ithal ediliyor. 

Ezcümle serbest piyasa ekonomisi iflas etmiştir. Pusula doğru yönü göstermemektedir. Hele ülkemizdeki uygulaması yamalı bohçadan farklı olmayan ekonomide yönetim anlayışı tamamen günü kurtarmaya endekslidir. Görülen o ki, iş başa düşmüştür, iş Haydar Baş hocamızın Milli Ekonomi Modeline düşmüştür.  BTP il kongrelerinde görülen heyecan, yoğun katılım ve coşku da bunu göstermektedir.