Amerika'nın İki Yüzü
Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın bir dizi yargı süreci devam ediyor. Yargılamada tam bir şov yaşanıyor. Trump, mahkeme emirlerine uymadığı için yargıç tarafından para cezasına çarptırıldı. Yargıç, Trump'ın konuşma yasağını ihlal etmesinin devam etmesi durumunda, hapis cezası uygulayacağını ifade etti. Trump mahkeme önünde süt dökmüş kediye zorlanıyor aksi halde mahkûmiyet ile tehdit ediliyor.
Görüntü sonuna kadar adil bir Amerika. Oysa Amerika'nın etnik ve dini kökenli yargı süreçlerinde yanlı davrandıklarını da biliyoruz. ABD kendi içerisinde yargı şovları yapan bir devlet. ABD, Hollywood’un olduğu bir ülkedir. Yani kendisi yazar, kendisi oynar; çok güzel algı yönetimi yaparlar. Bunu da çok iyi bilmek lazım. Amerika’nın adalete bakışını bir örnek ile gösterelim. Elektrik kesintisi olduğunda ülkede nasıl bir yağma yaşandığı hala hafızalarımızda. 1977 yılında elektrik kesintisi sonrasında hüküm süren sessizlik, kısa bir süre sonra şehrin dört bir yanından yükselen çığlıklarla bozulmuştu. Bu ani karanlık, dakikalar içinde özellikle yoksul mahallelerde başlayan ve hızla yayılan bir paniğe yol açmıştı. Endişe ve korku, hızla yağma ve şiddet eylemlerine dönüştü. Bu kaotik durum, o gece gerçekleşen suçların artmasına ve dokuz ay sonra doğum oranlarında gözle görülür bir artışa neden olmuştu.
Bitmedi, ABD’nin insanlık dışı eylemlerine de imza attığını da biliyoruz. Mesela Gazze’de dünyanın gözü önünde bir insanlık dramı işleniyor, bir soykırım yaşanıyor. ABD resmen İsrail’in arkasında yer alıyor. İsrail ordusu Gazze'nin dış dünyaya açılan kapılarından biri olan Refah Sınır Kapısını ele geçirdi. Bu durum, Gazze'nin dış dünyayla olan bağlantısının kesilmesine de yol açtı. Yani Filistinliler abluka altında. Ya ölecekler ya da Gazze’yi terk edecekler. Böylece işgal tamamlanmış olacak. Tam da kritik bir dönemeç.
Gazze'ye destek amacıyla düzenlenen gösterilerde, California Üniversitesi'nde çadır kuran öğrencilere polis müdahale ederek birçok kişiyi gözaltına aldı. Aynı zamanda, New York Üniversitesi ve Yale Üniversitesi gibi birçok üniversitede benzer gösteriler yapılmıştır. Filistin’de yaşanan dram dünyanın canını yakıyor. Öğrenciler saldırıların durmasını, sosyal sorumluluk gösterilmesini ve ifade özgürlüğünün kısıtlanmamasını istiyorlar. Buna karşılık ABD temsilciler meclisi, Filistin'e destek gösterileri sonrasında antisemitizme yönelik bir yasa tasarısını kabul etti. Bu yeni düzenleme ile üniversite kampüslerinde "antisemitist" eylemlere müsaade edilmeyecek. Böylece bu tür eylemlere iştirak eden öğrencilerin akademik çevreden uzaklaştırılmasına veya oturum hakkına sahip bireylerin sınır dışı edilmesine yol açacak.
Kısacası Amerika ne kadar adil gibi görünse de bunun şov olduğunu çok iyi bilmek lazım.