Elimizi Vicdanımıza Koyalım!
Bütün bu devletler çok rahat anlaşabileceğimiz karakterde ve karşılıklı yarar ilişkileri yürütebileceğimiz ülkeler.
Peki, ne oldu da biz bu ülkelere düşman olduk?
Tek cevap ABD böyle istedi diyedir. Uğruna cümle alemle kavga ettiğimiz ABD ise, her fırsatta bizi
bölgemizde ve dünyada yalnızlaştırmak istiyor. Son Suriye hadisesinde
bile bir taraftan bize Suriye'ye gir derken, diğer taraftan kendisi
uçağımızın Suriye hava sahasını ihlal ettiğini söylüyor. Yani Suriye'nin
saldırısında haklı olduğunu ifade ediyor. Yani hem nalına vuruyor hem
mıhına.
Uludere'deki sivil kayıplarda istihbaratın kimin tarafından verildiği
kamuoyunda uzun süre tartışıldı. Hükümet ser verdi sır vermedi. Yine
açıklama ABD'den geldi. Gelen istihbaratın kaynağı ABD. Kendisi eş
başkanlık yaptığı ABD ile, milletin de arasını bulmak için risk alıyor
ama ABD'nin hesabı farklı. ABD Türkiye'nin yalnızlaşmasını istiyor.
Devletin imaj kaybetmesini, milletin moralinin bozulmasını istiyor.
ABD'nin taktiği hep böyle olmuştur. Zamanında Saddam'a yaptıklarını
hatırlayın. Hem Irak'ı Kuveyt'e girmesi için teşvik etmiş, arkasından
niye girdin diye hesap sormuştur. Saddam'ın acı akıbeti unutulmaması
gereken bir ibrettir.
Acaba sayın hükümet sınıra kurduğu konteyner kentlerin terör kampı
haline geldiğini, Suriye'nin bilmediğini mi zannediyor. Suriye'deki
muhaliflere destek vererek Suriye'nin içi işlerine karışmış olmuyor mu?Aynı tabloyu bir de empati yaparak değerlendirelim. Kandil'de ki kampta
odaklanan teröristler ve komşu ülkenin bu teröristlere sağlanan
lojistiği düşünelim. Bunu egemen bir ülkenin kabul etmesi mümkün müdür?Hadi diyelim, Suriye'de insanlar zulme uğruyor, katliam
gerçekleştiriliyor bunun için taraf olundu. Peki, katliamın daniskası
Irak'ta devam etmiyor mu? Niçin ABD iradesi altında ki Irak'a bir söz
söylenmiyor?"Anana bak gör halini' sözü önemli bir tespit cümlesidir. ABD güdümünde
ki ve AKP hükümetinin de fiili destek verdiği Arap baharının yaşandığı
Arap ülkeleri bugün daha mı müreffeh daha mı bağımsızlar?Hâşâ sümme hâşâ. Bu örnekleri arttırmak mümkün.Güneş balçıkla sıvanmaz. Büyük fotoğrafa baktığımız zaman görülen şudur:
milletimize karşı ciddi bir yanlış yapılmaktadır. Milletimiz Türk'üyle
Kürt'üyle; Alevi'siyle, Sünni'siyle; sağcısıyla solcusuyla büyük bir
tehdit ve tehlike ile karşı karşıyadır.
Başta sayın başbakan olmak üzere siyasi iktidar acilen ikaz edilmelidir,
dünya ve ahirette hesabını veremeyecekleri yanlışlarına müsaade
edilmemelidir.