Eş başkandan al haberi: ABD’nin tek hassasiyeti petrolmüş
ABD başkan yardımcısı Biden’in, Türkiye ziyareti ve Erdoğan’la 4 saat süren görüşmesi malumun ilamıdır.
Biden, Erdoğan’dan özür diledi yok dilemedi tartışmaları süredursun biden geldi ve Erdoğan başta olmak üzere muhataplarına gerekenleri söyleyip gitti.
ABD ile Türkiye’nin stratejik ortaklığı sürüyor, ABD’nin bölge üzerindeki politikaları adım adım uygulanıyor, AKP hükümeti ise karakolda doğru söyler mahkemede şaşar siyaseti uyguluyor.
Güya ABD ile AKP hükümeti arasında Suriye konusunda bir ihtilaf varmış.
Bu koca bir yalandır. ABD, Arap Baharı kapsamında hangi ülkeyi karıştırdıysa o ülkenin hükümetini alaşağı etmiştir. Oysa sıra Suriye’ye geldiğinde, Rusya faktörü devreye girmiş ve ABD’nin
bütün hesapları bozulmuştur. ABD bir manevrayla İŞID faktörünü devreye koymuş ancak AKP hükümeti meşru Suriye hükümeti konusundaki yanlış tutumundan dönüş yapmamıştır. Üstelik yanlışta ısrarı bataklıkta daha çok batmasına sebep olmaktadır. ABD Esad’ı zaman içinde uygun zemin elde ederek devirmeyi planlarken, Türk siyaseti uygulamaları ile milli güvenliğimizi tehlikeye atmaktadır.
Biden’in ziyaretindeki ana konulardan bir tanesi Rusya’nın elini zayıflatmaya yöneliktir. Putin’in Türkiye ziyareti öncesinde yapılan bu ziyaret bir anlamda Türkiye’ye gözdağı verme ve sakın Putin’in etkisi altında kalma demeye dönüktür.
AKP hükümeti maalesef istikrarlı bir siyaset üretmekten ve yürütmekten çok uzaktır. 12 yıllık iktidarları döneminde hep ABD ve AB'nin peyki olmaktan öte gidememişlerdir. Bakınız Rusya BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş beyin Milli Ekonomi Modelini uygularken, hükümet kapitalizmin çarkları arasında milletimizin ezilmesine göz yummuştur.
Hükümet algı yönetimini çok iyi başarmaktadır.
Kadın ve adalet zirvesinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'nin başka hassasiyetinin olmadığını tek hassasiyetlerinin petrol olduğunu söyleyiverdi.
Halkın nabzına göre şerbet vermekte ancak uygulamada bildiğinden bir parmak bile şaşmamaktadır. Eğer Erdoğan ve AKP hükümeti samimi ise ABD ile stratejik ortaklıktan vazgeçmelidir. Suriye konusundaki haçlı batının işgaline verdiği desteği geri çekmelidir. Ama ne mümkün hükümet eğit -donat adı altında Suriyeli muhalifleri topraklarımızda barındırıyor. ABD’nin İsrail’den sonra bölgemizde en çok ilgilendiği Barzani politikasına destek veriyor, peşmergelere askeri eğitim veriyor.
O halde hükümetin sözlerindeki cilaya aldanmamalı, uygulamalarındaki yanlışların hesabı sorulmalıdır.