Operasyonlar ve Paralel Devlet

Operasyonlar ve Paralel Devlet

ABD, Büyük ortadoğu ve genişletilmiş kuzey afrika projesini (BOP) tamamlamak istiyor. 22 İslam ülkesini işgal etmek için politikalar üretiyor. ABD kavganın son adımını bir şii - sünni savaşı temeli üzerine kurmuştu. Ancak Rusya’nın Suriye’ye desteği dengeleri değiştirdi. ABD’nin Suriye engeline takılması sünni dünyanın da güç kaybına yol açmıştı.
Sünni dünyanın ABD nezdinde imaj kaybetmesi aynı zamanda sünni dünyanın lideri konumundaki Erdoğan’ın da kaybetmesi anlamına geliyordu. Erdoğan özellikle son dönemde her defasında ABD tarafından ters köşeye yatırılmıştır.
Erdoğan Mısırda Mursi’nin yanında yer almış, Mursi ABD marifetiyle iktidardan indirilip hapise gönderilmiştir.
ABD’nin teşvikiyle Esad, Erdoğan’a göre Esed haline gelmiş ve iç siyasetin malzemesi olmuşken ABD tarafından yine ters köşeye yatırılmıştır. Erdoğan kraldan daha kralcı olmuş, Suriye’ye saldırmak için acele etmiş ancak ABD böyle bir saldırıya sıcak bakmamıştır.
Kuzey Irak Kürt yönetimi ile petrol anlaşması imzalayan AKP hükümeti yine ABD’nin hışmına uğramıştır.
Diyeceksiniz ABD’siz olmaz mı?
Eğer oturduğunuz koltuğu size ABD ikram ederse, ABD bunun gereğini ister.
Maalesef AKP’nin yaşadığı kaderin sebebi budur. Bizzat Erdoğan tarafından devlet kadrolarının teslim edildiği cemaatin ilk günden itibaren Sayın Erdoğan ve ekibini nasıl takip altına aldıklarını ibretle izliyoruz. Hele şu ortalarda dolaşan kasetlere ne demeli. İzlemek bile bir Müslüman için mümkün değilken, aktörleri ayarlayan, insanların gafletlerinden istifade ile stüdyo misali mekânlarda çekilen görüntülere ne demeli. Bunu hangi Müslüman düşünür ve yapar. Demek ki, bu kadrolar görev almışlar.
Hükümet ve basın yayın çevresi bunlara paralel devlet diyorlar. Bu ifadeyi biraz açalım. Devlet sadece kadro değil, aynı zamanda projeyi gerektirir. Özellikle kronikleşmiş sorunlara dönük çözüm projeleri bu kadronun neresinde. Bunlar olsa olsa ABD’nin operasyonel kadroları olabilir.
Paralel devlet ise hükümeti içinde hükümet olan eşbaşkanlık payesini taşıyan ABD yönetimidir.
Sayın Erdoğan'ın yaşadığı kader ise "kendim ettim kendim buldum" kabilindendir.